Ormanın Derinliklerinde "Bir" Olmak:
Kazuto Yoshikawa
Her son alışılagelmedik bir ilham kaynağı; yaşamın son döngüsü ise ahşap ustası ve sanatçı Kazuto Yoshikawa için çalışmalarının ardında yatan asıl öz. Ve çocukluğu Fukushima kırsalında geçen Kazuto, hayatın bir döngü olduğunu evlerinin arkasındaki ormandan öğrenmiş.
Kazuto’nun hayatında bu zamana dek birçok kırılma noktası olmuş. 12 yıl boyunca Japonya’daki İtalyan mobilya firması Cassina IXC’de çalışmasının ardından 2011’de Tōhoku’da yaşanan deprem, hayatı sorgulamasına ve deyim yerindeyse köklerine dönmesine neden olmuş. Japonya'nın Gifu şehrinde geleneksel ahşap işçiliği eğitimi aldıktan sonra Tokyo'da kendi stüdyosunu kurmuş.
Kazuto, ahşap zanaatkarlarının aksine ormanda bulduğu atıl parçaları adeta insan vücudu gibi kusurlarıyla kabul ediyor ve hayatın her anından izler taşıyan bu kusurların doğuştan geldiğine inanıyor.
“Her ağacın kendini ifade etme şekli farklıdır; bu büyüme koşullarına bağlıdır. Nitekim bir ağaç zor bir arazide büyüdüyse, sarmal ve bükülen bir formu, çok küçük yaş halkaları olabilir. Bu da bizim onun hayatına hayranlık duymamızı sağlar. Öte yandan, kolay bir arazide büyüyen bir ağaçtan bahsediyorsak, temiz ve basit damarlarıyla, bizde bizde estetik duygu bir duygu uyandırabilir. Her halükarda, ağacın hayatının hikayesinin yaptığım şeylerde kalmasını seviyorum.”
Kazuto’nun ahşap kaselerinde budaklar ya da yarıklar, formu kusursuz kılmak için kesilip atılmaz. Bir başka deyişle, ağacın yaşanmışlık izleri olarak kabul edilir ve tüm anlarına saygıyla, varlığını sürdürür. Kaşıkları ve bıçakları ise daha pürüzsüzdür. Daha kolay bir yaşam sürmüş bir ağacı da temsil edebilir, işlevsel açıdan daha elverişli olmasını da... Her obje, renkleri ve dokularıyla birbirinden farklıdır, ki bu ağaçların çoğu Mie şehrindeki Gifu’dan gelir.
Kazuto aynı zamanda ormanda bir gün adını verdiği ikinci stüdyosunu, doğaya karışmakta özgür olduğu, malzemeyle kolayca bağ kurabildiği bu bölgedeki dağın eteklerinde kurmuş.
“Doğanın Tokyo’da görülemeyen birçok organik formunu keşfediyorum. Yalnızca formlar değil, aynı zamanda sesler, kokuları ve hem ahşapta hem de taştaki benzer desenleri de… Bunları görmekten mutlu oluyor, nasıl oluşabildiğini hayal ediyorum.”
"ormanda bir gün", Kazuto’nun çalışmalarını sürdürdüğü, sunduğu bir mekan olmaktan öte, kendini ortaya koyduğu bir mabed. Düzenlediği atölyeler aracılığıyla, kentin karmaşası içinde sıkışmış insanlara kendileriyle yeniden iletişim kurmaları için alan yaratıyor.
Yaşadığımız dünya bilginin artışıyla küçülürken, zihinler gündelik hayatın baskısı altında boğulurken ve insanlar seri üretim ürünlerle dolu bir dünyada kendileriyle olan bağlarını yitirirken, Kazuto heyecan verici bir ormanın derinliklerindeki bir umut ışığı.
Yalnızca elle yapılmış parçaların kalbi olabileceğine inanan bir sanatçı; çünkü eller doğrudan kalbe bağlıdır.
Kazuto Yoshikawa | from volume 17
words: Feride Yalav-Heckeroth
photography: Yumiko Miyahama, Wataru Goto, Arts & Science